Sevgili günlük, Belki de artık ‘Sevgili yıllık’ diye başlamalıyım sana yazmaya. Bu kadar seyrek yazmakla ilgili bir derdim var biliyorsun, artık her yazıma buna değinerek başlıyorum. Bir yandan “Heyecanımı mı kaybettim acaba” diye hayıflanıyorum, ama öte yandan “Böyle olması doğal, hayatımın olağan akışının bir parçası haline gelmiş demek ki bu mücadele” diye kendimi rahatlatmaya çalışıyorum. … Okumaya devam et Yurt dışı seyahati, ceza davası ve işverene uyarı